Ne ilkeleri kalır adamın ne sözleri hepsi gözlerinin önünde
alabora olur zamanla, yıllar ki geçmez de kalır gamlı akşamlarda, anılar desen
uçuşur gözlerde en saklı köşelerde. Dün ki en saftın, temizdin bu güne yıkanmış
azgın nefsin kaldı. Dilde o kadar söz varken dinlemez aklın, yaşanmış onca
vakit onca resim var, nasıl da çıksın ağızcığından temiz heceler. Ben ki ey huda
senden geleni kirleten, gönül sapkını. Ne yapsam da çıksam bu balçık
buhranından. Güzel der belki diller, şahitsiz yalana bulanmış onca sözü, bir
gün olur da çıkarmıyız ki düzlüğe.
Onca söylediğim söze sever de yüz sürersin ben bilmem artık
belki. Ama söyledim dündü en saf güzelliğim. Bendim işte hırs mıhını alnımda
taşıyan, hep bundandı ziyanım. Ruhsuzdum kuşluk vakti, bilmediğim sokaklar
gelmedi mi üstüme, kaybolduğumda çoban yıldızları yağmadı mı üstüme. Masum olmak
iste sekte artık, sevdiğim, bildiğim güzel yerler yok zihnimde. Olmazdı tabi
dar kapılardan sığmazdı hayallerim. Kaç kere dönecek oldum da dönmedim. Korkaktım
senden hallice, canım da kıymetlidir acıya pek dayanmaz dededen kalma mirasdır
bu bana. Unutma sadece unutma. Belki kış kıyamet yakındır, karın masumluğu
saklar bizi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder